Yolu karıştırmaktan, yanlış yöne sapmaktan korkmayalım değil mi? En güzel geziler kuralsız, hadi yürü diyerek yapılanlar olmaz mı bazen? Kaza, bela olmasın da azıcık toz, çamur azıcık heyecan, bolca sürpriz oluversin ne olacak ki? Mesela İnegöl niyetiyle evden çıkıp, acık yolu karıştırınca İznik Gölü kıyısından gitmek. Her yıl en az bir kere İstanbul-İzmir yapan biri çok da istediği halde neden İznik tabelasından sapmaz? Ertelediği için… Ama bugün biri dedi ki, ertelersen kendine geç kalırsın. Çok iyi dedi, elimizdeki tüm mazeretleri kapının önüne koyabilsek keşke. Ya Begonvil iki satır gezi yazacaksın, gönder İznik Gölü efsane güzel gelsin.
Değişik bir huzur var göl kıyılarında.
Güneş nazlıydı ama nazlı güneş gizemli yapıyor manzarayı. Gün batımında İznik gölü efsane güzel diyor kime sorsan. Marmara’nın en büyük gölü, duru bir hali var. Dibindeki bir çeşit yosun gölü daha temiz yapıyormuş. İnsanların yazın tatile geldiği bir yer İznik Gölü, yol boyunca çok sevimli bungalov konaklama mekanları var. Yüzülmese bile dört mevsim kafa dinlendirir buralar. Bu arada girip yüzülecek göl konusunda Isparta Eğirdir Gölü üzerine yer tanımam, pek çok denize taş çıkartır. (Salda diyenler de olabilir, doğrudur.)
Efsanesiz göl olur mu da?
İznik Gölü’nün de efsaneleri var ama sular çekildiğinde ortaya çıkan antik kilise ve batık köy rivayeti belki efsaneleri haklı çıkarıyordur. İznik merkezi yaşayan tarih gibi ama göl kıyısı zamansız. En sevdiğim… Bir daha yolum düşer mi bilmem ama göl kıyısında kısa zamanda çok güzel an yakaladık. Dalgaların köpükten çok civa renginde bilyeler gibi kıyıya vurduğu anları kaydetmek istedim, bu kadar oldu.
Dalgaları izle..
Zeytinlikler arasından sazlıklar arasına…
Bursa Orhangazi’ye gelince İznik tabelasından saptınız mı yol boyu zeytinlik, su bol sık sık gözelerden akan sularla karşılaşıyor insan, hani yol bitmesin dersiniz ya işte öyle bir yol. İyice göle yaklaşayım diyerek ezbere yollara girerek nasibinize karşınıza ne çıkacak merakla gidiyorsunuz. (Yine bir navigasyon açın da, gölün çok uzakta kalmış dön çabuk diyen olmasın.) Sürprizli gezilerde tecrübe ile sabittir, durun bakın sizi çok güzel bir yere götürüyorum şimdi diye diye kahvaltıyı hep geciktiririm. Ama yine tecrübe ile sabittir, final yüzümü ağa çıkartır. Bu defa da öyle oldu, sazlıklardan havalanan, kümesten kaçan derken tam doğanın ortasına denk düştük iyi mi?
Bak kaybolduk kötü mü oldu?
Şimdi termostaki çay az da olsa soğuyabilir, yanınızdaki yiyecekler acıktığınız ve bol oksijenle daha da acıktığınız için az gelebilir. Ama böylesi daha lezzetli gelmiyor mu? Ben dört dörtlük piknik organize edemem, pratikçiyim çünkü. Ama şimdi bu manzaraya değmez mi? İznik Gölü’nde neler yapılır? Kamp, balık tutma dışında kano ile gezinti de var. Kano ya da deniz bisikleti ile gezmeyi çok isterdim. Tavsiye etmiş olayım.
Keşfin büyüğü küçüğü olmaz.
Yeşil başlı düvel ördeğin halasıgiller
Ben tavuktan korkarım, çünkü çok küçükken bir dövüş horozu üzerime zıplamıştı. Kazların da asabi olduğunu biliyorum ama ördekler sakin ve ılımlı geliyor gözüme. Bu arkadaşları da çok kovaladım, dönüp gagalasalar yeridir. Başları kırmızı ve değişik ilgimi çekti. İlla ki net bir fotoğraf çekeyim inat ettim. Bakışları diğer ördeklere göre daha sert bu ördekler muscovy cinsi, ataları tee Amerika’dan. Sizin anlayacağınız duck amcayı keşfettim. Ne dedik, keşfin büyüğü küçüğü olmaz.
Kıyıda sonbahar…
Çınar yapraklarını görünce aklıma ilkokulda yaptığımız yaprak baskı ve koleksiyonu geldi. Kaşif tarafımızı dürterdi bu ödevler, bir sürü ağaç ismi öğrenir, biraz daha fazla yaprak bulalım diye gözlerimizi dört açar etrafımıza bakardık. Kurumuş çınar yaprağı da tek başına sonbaharı anlatmaya yetiyor sanki. Kıyıyla, suyla sık buluşmaz pek, o yüzden göl kıyısı keşfine bunu da kattım gitti.
Tepelerden İznik Gölü ve zeytinlikler
Seyr-i İznik Tepesi
Bu bölgeye seyr-i İznik tepesi adını verdim, çok huzurlu ve insanın içini boşaltan bir nokta. Çok yüksekten uçsuz bucaksız mavi göl, mavi gökyüzü ve alabildiğine yeşil bir araya gelince bir rahatlık hissi ki deneyimlemek lazım. Bir de şu tepelere çıkıp haykırma ve kafamıza göre saydırma isteğimiz vardır ya, işte onun için de ideal nokta. Sıkılana kadar durun, hatta bura gölün kıyısından daha iyi geldi diyenler de çıkabilir. Yükseklerdeki efsun… İznik Gölü efsane güzel adını verdiğim bu gezide merak ettiğim şeylerden biri de fotoğrafta zeytinliklerin arasında görünen dumanların sebebi. Yol boyu birkaç yerde daha gördüm, ne sebeple yapılıyor bilen varsa yazarsa memnun olurum. Bulursam yazarım.
İnegöl niyetiyle yola çıkıldığı için İznik merkeze zaman kalmadı. Başta Yeşil cami ve tarihi hamam bir çok tarihi yer var gezilecek. Aslında çini atölyelerini gezmek ve izlemek isterdim. Sadece İznik tarihi dokusu ve yaşantısı üzerine bir gezi nasip olur belki. Şimdilik İznik ile ilgili bir video koyuyorum.
Yaz kış gezmeye, görmeye doyulmayan göllerimizden bir önerim de Bolu’dan olsun.
8 Aralık 2019, 13:16
İznik gerçekten harika bir yer. Yılda 2 defa olan güneşin İznik Gölü’nden doğuşuna gitmiştik bir keresinde ancak şansımız yaver gitmeyip ıslanmıştık. Göremedik de tabii. 🙁
8 Aralık 2019, 13:27
İznik’te ekinoks festivali düzenlenmeye başlanmış bu yıl. Gündüz ve gece eşitliği olan ekinoks 21 mart ve 23 eylülde özellikle fotoğraf tutkunlarını gün batımı için İznik Gölü’ne getiriyor. Gördüğüm fotoğraflar çok güzel, yerinde tanık olmak en keyiflisi. Siz de bir daha ki sefere inşallah yakalarsınız.
Teşekkür ediyorum.
8 Aralık 2019, 16:16
Merhaba,
“İznik Gölü Efsane Güzel”, yazınız çok daha güzel.
Gezi yazılarını böyle deneme tadında yazabilenler pek nadirdir. Fotoğrafları da konuşturmanız da övgüye değer. Seçtiğiniz video da…
Tebrik etmekten öte bir ifade bulamıyorum. Başarılarının devamını diliyorum. Saygılarımla…
8 Aralık 2019, 20:10
Kıymetli Sabahattin Öğretmenim, motivasyonumu arttıran yorumunuz için çok teşekkür ederim.
Gezi yazısı yazmak çok keyifli, hem anı tazeleme hem de müthiş bir araştırma deneyimi veriyor insana. Öyle ki bazen gezdiğinizden daha fazlasını öğrenip, keyif alıyorsunuz.
İnşallah daha iyi ve faydalı işler, yazılar da üretmek nasip olsun. Siz büyüklerimiz gibi..
Hürmetler…
26 Aralık 2019, 02:09
çok keyifli bir blog..
26 Aralık 2019, 09:17
Teşekkür ederim. Sizin blogunuz da keyifli ama bazı içerikler daha kapsamlı olsa dedim içimden, birini yazdım.
Kolay gelsin