Yazmayı hep sevdim, hatırlıyorum da elim kadar bir kitapçık bile yapmıştım ilkokulun ilk yıllarında. Kitap okumayı sevmeyenin yazmayı sevmesi mümkün değil gibi geliyor bana. İtiraf edeyim çocukken daha çok okurdum. Okumayı yazmayı seven biri olarak hiç bir zaman entelektüel olamadım. Hayatın içinde olmak, teoriden çok pratik bana hep yakın gelir…
Neden Begonvil Sokağı? Çünkü begonvil bana benziyor… İstanbul’da yaşıyorum ama İzmirliyim ve Ege ile Akdeniz karışımı bir mizacım var tıpkı begonvil gibi. Sıcağı seven, susuzluğa dayanan, sabırlı, görünüşte naif ama kökleriyle toprağını ağaç gibi tutan bir çiçek ve benim ruhumla karışık bir sokak. Begonvil Sokağı...
Begonvil Sokağı kim?
Ege Üniversitesi İletişim Fakültesi gazetecilik/halkla ilişkiler okudum. İlk tercihimdi, severek okudum ve çok severek mesleğimi yaptım. İşkolik olduğum söylenebilir, ama zaten içine tutku girmeyen hiç bir şey ne aitlik ne sahiplik hissi verir bana. Okul sonrası ilk gıda sektöründe çalıştım. Mağazacılık, marketing, gıda ve insan kaynakları üzerine ulusal markaların verdiği pek çok eğitime katıldım. Tüketici hakları konusunda Ticaret Odası ile kurum ve kuruluşların çalışmalarında çalıştığım firmayı temsil ettim. Çok keyifli ve yorucu bir kariyer başlangıcı oldu benim için, öyle ki konsantre kariyer diyorum ben o dönemime yoğun ve kazanımı yüksek… Sonrasında eğitim sektöründe çalıştım. Özel üniversite kuruluş çalışmaları, 30.yıl kutlamaları, geziler, etkinlikler, söyleşiler, basın derken yapmadığım iş kalmadı ama çok zevkliydi. Her iki işimde de çok güzel insanlar tanıdım, şirketleri kendimin gibi hissettim:) Yabancı dil için kısa bir Londra dönemi, dönüşte freelance dergi muhabirliği derken…
Anne olmak hayatımdaki en önemli milat. İki kızım var, onlarla yakından ilgilenmek her anlarına tanıklık edip anneliğimi doya doya yaşamak için sahalardan uzaklaştım. Pişman mıyım? Yok, zaten keşke en sevmediğim kelime, keşkelik durumlarda bile direnirim ve iyi ki kazansın isterim hep. Ancak çalışmayan kadın üretmeyen kadındır diye bir konu yok, net. Annelik başlı başına çok kıymetli, hep şükrediyorum.
Çocuklar için ve vavart ceramic
Begonvil Sokağı’nı seviyorum. İçinde yazmak, araştırmak, merak ettiklerini öğrenmek, gezmek, fotoğraflamak ve bunları yaparken hep kendini yenilemek ve dingin tutmak var. İleriye dönük hedeflerim arasında yine yazmak var, çocuklara masal ve hikayeler, sıcak sevgi öyküleri…
Yeni bir kategori ekledim, ” Çocuklar İçin” Anahtar kelimeler sizden masallar benden dedim, hayırlısı bakalım.
Sanatsever olarak iyi bir gözlemci olmaya çalışırken seramik öğrenmeye karar verdim. İki yıl Türk İslam Sanatları İhtisas Okuluna gittim. Öğrenecek çok şey var, çömezlik ve kendi gelişimini seyretmek güzel. Seramik yapmayı seviyorum, bakalım neler üreteceğim? Merakla bekliyorum. Seramik çalışmalarımı vavart ceramic olarak kendi içimde markalaştırdım:)
Metin yazarlığını severek yapıyorum, kendi serbestliğim içinde bu konuda da çalışmalarım var. Düşündüğüm hatta aklıma bile gelmeyen projeler için burası bana hep ilham ve motivasyon kaynağı oluyor diyebilirim. Begonvil Sokağı seviyorum seni.