YAZMASAM DELİ OLACAKTIM…

Neden blog yazıyorum? Çünkü, “Söz vermiştim kendi kendime, yazı bile yazmayacaktım, yazı yazmak da hırstan başka ne idi? Burada namuslu insanlar arasında sakin ölümü bekleyecektim. Hırs hiddet ne me gerekti? Yapamadım. Koştum tütüncüye, kağıt kalem aldım, oturdum. Ada’nın tenha yollarında gezerken canım sıkılırsa küçük değnekler için cebimde taşıdığım çakımı çıkardım. Kalemi yonttum. Yonttuktan sonra tuttum, öptüm. Yazmasam deli olacaktım…” Sait Faik Abasıyanık, Haritada Bir Nokta öyküsündeki bu satırlarda çok güzel anlatmış yazmadan duramıyorum diyenlerin halini. Bu ruh halini ufalmış kurşunkalemimin kafasına keçeli kalemin kapağını geçirip ha bire yazdığım ilkokul yıllarından beri hissediyorum. E biraz da uydurukçuyum, ben blog yazmayım da ne yapayım?

Yazmasam deli olacaktım diyorsanız, blog yazacaksınız… Arkasından kitap yazarsınız, senaryo yazarsınız, işi büyütür daha çok yazarsınız çok ala, ama önce blogistandan bir yer alıp, etrafını çevirip, durmadan, bıkmadan yazacaksınız! Ben de öyle yaptım, Begonvil Sokağı benim mekanım, yaşarken payıma düşenleri biraz süzgeçleyip yazıyorum. Sıkmadan, usandırmadan, keyifli okunacak yazılara dönüştürmeye çalışıyorum, önce kendim tadına bakıyorum, sonra da sunuyorum. Bu iş bu kadar basit mi? Tabi ki hayır…

Blog açmak için geçilen evreler… “Blog açmak çok kolay”, bu sözü başlarda çok sık duyarsınız, Blogger’in basit temalı ve Google destekli olduğu algısı yaygındır ve tahmin ediyorum ilk blogların çoğu bu platformda başlar. Beş dakikada blog yazmaya başlayın sloganıyla herkesi coşturan Blogger sonrasında sizi kendi halinize bırakır. Belki bunu yapa boza öğrensin, kalıcı olsun iyi niyetiyle yapıyordur! ama yapılamayan ve bozulan ayrıntılar çoğu blog yazarını bu işten soğutur. Teknik konulardan anlayan, deneyim ve bilgi paylaşımı yapan pek çok blog yazarı var, hepsi sağolsun. Ben de blogumu açmadan epey araştırmalar yaptım, kitap karıştırdım. Blog yazanlar için yardımcı kitap neyi nasıl yapmalı sorularıma cevap olmuştu. Yol gösterici kaynak çok ama tembellik için çözüm üretilmedi henüz, haberim olsun! 

Blogunuzu açtınız, sonra? Kod, html, seo, dizin gibi bir grup kelimenin en azından anlamını bilmek gerekiyor. Ben yazar yayınlarım deseniz de olur ama eksik olur. Ben bir süre öyle yaptım, sadece yazdım yayınladım. Şu sağ tarafa bir bak, adamlar etiket, kalıcı bağlantı, arama açıklaması yazmışlar insanların rüyasına mı girecek senin yazın? Google+ var, topluluklar var… Organik haliyle bakalım ne kadar bir okur kitlesine ulaşacağım dedim, ama siz demeyin. Çok kişiye ulaşmayı istemek ego savaşına yenik düşmek değil, beslenmek ve somut projelere ivme olacak bir enerji için çok gerekli. Blogumdaki en büyük handikaplarımdan biri asosyalmedya biri olmam. Facebook, twitter, instagram hesaplarını ilk Begonvil Sokağı için açtım, içlerinde fotoğraf çekmeyi sevdiğim için sadece instagrama ağırlık veriyorum ve facebookta gruplar üzerinden de takip ve paylaşım yapıyorum. Bu konudaki eksiğimin farkındayım, sosyal biriyim ama en başından beri girmedim bu işlere ne yapayım, haydi bir de itiraf yapayım, bir selfie çekmişliğim yoktur. Böyle blog yazarı olur mu? Diyardan da gitmeyeceğim ama deveyi de öyle güdemeyeceğim ne yapayım?

Blog yazarı olarak ne yapmak istiyorum? Begonvil Sokağı’na farklı bölümler eklemek istiyorum. Bloglarda İçerik kadar vitrin olan ve modellik yapan sayfalar da çok önemli, ama kendi temam üzerinde istediğim değişiklikleri özgürce yapamıyorum. Belki yeni blogger temalarında bunlar aşılmıştır, onu da bilemiyorum. İstanbul seyyahı ve portreler eklemek istediğim iki kategori. Biri İstanbul gezi, mekan yazıları diğeri ise ilginç ve renkli kişiliklerle röportajlardan oluşan yazılar. Blogumun okurlarıyla sinerji oluşturan ve ortak amaç ve faydaya çalışan bir yapısı olmasını diliyorum. Bunu herkes ister, belki blogların nihai varış noktası da bu olmalı..

Bu bir hasbihal yazısıdır, azıcık dertleşme yazısıdır… Bu yazıyı okuyan herkese soruyorum, Begonvil Sokağı için ne düşünüyorsunuz? Görüşleriniz çok önemli, revize etmek istediğim konular var. Eksiklerim de çok biliyorum, en başta sosyal medyada her mecrada herkesi takip edemiyorum, bir tembellik söz konusu değil ama bu kadarını ancak zaman planması içinde yapabiliyorum. Her okuduğum yazıya yorum yazmıyorum ama uzun uzun yazdığım da çoktur. Yorumların katkı veren, motive eden yönleriyle yazının tamamlandığı son parçalar olduğunu düşünüyorum ama nicelik değil de niteliği olan yorumlar yapmaya gayret ediyorum. Burada görmek istediğiniz, bu böyle olsa dediğiniz, aklınıza gelen her türlü öneri ve eleştiriyi öğrenmeyi diliyorum. Begonvil Sokağı kişisel bir blog, özgürüm tamam ama yalnız değilim. Özgürlüğüne çok düşkün biri olarak bunun altını çizmek istiyorum, bloglar sadece serbest kürsü değil. Yazılarını düzenli takip edip, değerlendirmeler yapıp hiç geri dönüş alamadıklarım da oldu, yorumları ile adeta yazımı tamamlayanlar da oldu. Polemikle bir yere varılmaz, eğer öyle olsaydı ülkemiz ihya olurdu. Yazmayı seviyorum, bir de okur-yazar etkileşimi oldu mu alın size bildiğiniz en güzel tatlı…

Okumak kadar yazmak da tutku, orta yere koymaksa cesaret… Katkılarınızla kişisel blog yazarı olarak daha güzel daha faydalı daha keyifli ve uzun soluklu paylaşımlar yapabileceğime inanıyorum. Herkese çok teşekkür ediyorum. Sevgilerimle…




42 yorum
  • defnenin masali

    19 Haziran 2017, 20:03

    ismiyle renkleriyle cümleleriyle çok sevdiğim blog 🙂

  • Begonvil Sokağı

    19 Haziran 2017, 20:09

    Teşekkür ederim, daha güzelleri paylaşmak dileği ile.. Yorumunuz ayrıca faydalı oldu, takip ettiğimi sanıyordum, emin oldum. Sevgiler..

  • deryada damla

    19 Haziran 2017, 22:46

    Henüz daha tecrübesiz olduğum için, senin beklentin ölçüsünde bir katkım olamayacağını düşünüyorum fakat kişisel blog türünü güzel temsil ettiğine inanıyorum. Samimi yazılar paylaşıyorsun. Aslında benim birkaç sorum olacak.Bir blogda çok fazla kategori olması bir avantaj mıdır? Bu bir süredir aklımı kurcalıyor. Reklamlar ve takipçiler açısından değerlendirirsek ne dersin? Mesela benim bloğum hikaye ve yazılardan oluşuyor. Yemek tariflerinin olduğu bir blog daha oluşturdum. Tam olarak aktif değil şu an fakat kendi bloğumda kategori olarak mı paylaşsaydım daha iyi olurdu?

  • Begonvil Sokağı

    19 Haziran 2017, 23:08

    Bana katkı veren görüşleriniz için teşekkür ediyorum… Kategoriler benim de üzerinde düşündüğüm bir konu.Çok sayıda ve birbirinden bağımsız konular içeriklerin verimini ve okur profilini etkileyebilir diye düşünüyorum. Gözlediğim kadarıyla şu haliyle sade bir yayın çizginiz var, hikaye ve düz yazı ağırlıklı bir blog da farklı bir anlatımla yemek tarifleri de olur, niş bir blog olarak yemek tarifleri içeren ayrı bir blog da. Yeterli zaman ve birikime sahibim derseniz güzel ama, bölünüp ikisi de yarım kalırsa yazık olur. Keyifli içerikler hepimize..

  • Lerzan Kara

    19 Haziran 2017, 23:28

    az evvel tesadüfen buldum blogunuzu ama sanırım daha önce de ziyaret etmişliğim var çünkü isim hiç yabancı gelmedi

    ben de özgür yazıyorum kalıplara girmeye çalışmadan çatlak seslerin- blogger şöyle olmalı blogger böyle olmalı dayatmalarını dinlemeden çünkü bu benim hobim canım ne isterse onu paylaşırım diyorum
    sevgiler

  • Begonvil Sokağı

    19 Haziran 2017, 23:34

    Merhaba, siz uzun yılları geride bırakmışsınız, nice yıllara.. Blogunuzu biliyordum ama takip etmiyordum, yorumunuz vesile oldu, memnun oldum. Hangi tür blog olursa olsun özgürlük ve kalıplara girmeden yazmak en önemlisi, aksi halde evinde ayağını uzatamadan oturmak gibi bir şey olurdu yazmak. Sevgiler, selamlar..

  • bahce perim

    20 Haziran 2017, 11:36

    Bu yazıyı çok sevdim. Senin için sonra yeniden okuyup değerlendireceğim. Önerilerimi yazacağım.
    Sait Faok'in bu sözünü ben de çok kullanırım:
    Yazmasam delirecektim.
    Benim için lütfen dua eder misin? Bu sıralar zorlu durumlardan geçiyorum.
    Bayramda sanırım yazabilirim. Sevgilerimle. <3

  • Fikir Alemi

    20 Haziran 2017, 11:36

    Bence blogunuz fazlasıyla iyi. Ama sanırım ziyaretçi sayınız oldukça düşük. Bu da normal. Çünkü konularınız google de kitlelerin arayacağı şeyler değil. Bence başlık ve etiketleri ziyaretçiye yönelik yaparsanız samimi, güzel ve bilgilendirici yazılarınızdan daha çok kişinin istifade etmesini sağlarsınız diye düşünüyorum.

  • Semi M.Eller

    20 Haziran 2017, 11:36

    Instagram`da da buldum sizi:) Blogunuz gayet güzel, eksiği yok gördüğüm kadarıyla. Sevgiler…

  • Begonvil Sokağı

    20 Haziran 2017, 11:42

    Değerlendirmelerini merakla bekliyorum… Yazmasak ya da farklı bir uğraş sanki her insanın yapmasa delireceği yapıp da iyi hissettiği bir tarafı illa ki var. Çok dua edeceğim, güzel günlerdeyiz inşallah gönlünün hayırlısına dönüşür her şey. Sevgilerimle..

  • Begonvil Sokağı

    20 Haziran 2017, 12:02

    Çok teşekkür ederim, nokta tespit yaptınız. Hırs yapmıyorum ama hem emek verip hem sevince daha iyisini yapmak adına insan sonuç analizi de yapıyor. Gündem takibi yapıyorum ama her şeyi burada sıcağı sıcağına yazmıyorum, çabuk tüketilen diğer sosyal medya mecralarından farklı algıladığım için belkide, başlık ve özellikle etiketleme ise ders çalışmam gereken konular haklısınız. Yazarkafe ile ilgili ne düşünüyorsunuz? Ben Hürriyet grubunu pek sevmediğimden sıcak bakmıyorum.
    Benim için çok faydalı oldu, değerlendirmeleriniz için teşekkür ediyorum.

  • Begonvil Sokağı

    20 Haziran 2017, 12:11

    Merhaba, instagramda Ege kokusu takip etmek benim için de zevkli olacak. Güzel görüşleriniz için çok teşekkür ediyorum, blog yazmak keyfi bir yana benimle ilgilen, her şeyi tam yap diyen küçük çocuk gibi. Öğrenecek çok şey var, birlikte büyüyoruz dedikleri cinsten bir durum blogumla aramdaki.
    Sevgiler..

  • Ferhat Uğur BAYRİ

    20 Haziran 2017, 16:39

    Yazınızı dikkat ve özenle okudum Bence güzel bir blog temanız var. Sade şirin ve tatlı. Bende seo, html gibi sorunlar yaşıyorum sadece sabır ederek dersimizi iyi çalışarak bu sorunların üstesinden gelebiliriz. Kim ne derse desin her blogçu yazdıklarının okunmasını ister. Ben sadece yazıyorum bu benim hobim kimse okumasada olur demek sadece kendini kandırmaktır. Kendini kandıranlar gerçekleri göremeyenler asla başarıya ulaşamazlar. Tavsiyem yazacağınız konu başlıllarını not edin müsait olunca yazın. Fakat ilham gelmeye başlayınca hiç durmayın. Hepimizde android telefon var not defterine girin aklınıza gelenleri yazın faydalı oluyo ben öyle yapıyorum.

  • Fikir Alemi

    20 Haziran 2017, 16:44

    Yazarkafe ciddi bir backlink sağlayıcı ama ben de ilgilenmiyorum.
    Blog içerik ve tarzı konusunda hassasiyetinizi anlıyorum ama reklamı olmayan, bilinmeyen her şey yok hükmündedir derler. Bu nedenle sanırım mağaza işine girdiyseniz vitrininizi süslemek çok önemli. Vitrinde hassasiyetinize aykırı görüntüler olmasın yeter.
    cahide jibek in blogunu da incelemenizi öneririm.
    Siz her ziyaretçinizi blogunuzda ağırlayan, hürmet eden, yorumuna sıcacık cevap veren birisiniz. Yazılarınız da doyurucu ve içten.
    Bence bu blogu kitlelere ulaştırmamak blogunuzun potansiyeline hakarettir:)

  • Begonvil Sokağı

    20 Haziran 2017, 16:59

    Cahide Jibek takip ve takdir ettiğim bir kişi, ancak bazen fazla radikal bulurum, lisanının da daha yumuşak olması gerektiğini düşünürüm, çünkü tebliğ peygamber mesleği.. Tabir yerinde ise alaylıdan yetişmiş, bu işin hakkını veren bir bloger. Ben Portakal Ağacı'nı tarz olarak daha kendime yakın buluyorum. Görüşlerinize teşekkür ederim, ben de istişare ile birtakım revizeler yapma niyetindeyim.

  • Gökyüzünde Bir Hanım

    20 Haziran 2017, 16:59

    Blog açmak gerçekten de göründüğü kadar kolay olsa da işin içine girince bir sürü ayrıntı ayar sizi bekliyor. Hala kendimi geliştirmeye çalışıyorum 🙂

  • fikiralemi

    20 Haziran 2017, 17:00

    Merhaba, yazarkafe konusunda pek bilgim yok. Sanırım çok iyi bir backlink sağlayıcı. Ben de ilgili gruba mesafeli olduğumdan ilgilenmedim.
    Bu arada söylemek zorunda hissediyorum. Ben genelde bloglarda kişisel tecrübeleri okumayı sevmiyorum. Ama sizin blogunuz sıcak geldi. Bu çok büyük bir avantajınız. Ziyaretçileriniz okuyor ve yorum yazıyor. Siz de bir ev sahibi olarak tek tek herkese cevap yazıyorsunuz. Benim gibi biri bile ara sıra blogunuza bakıyorsa bu bence blogunuzun cazibesi:)
    İnternet kullanıcılarının çoğu sonuç odaklıdır. Blogunuzda sonuç var. Örneğin x yerini gezenlerin düşünceleri diye arandığında blogunuza gelinebilir ve ziyaretçi aradığı soruların cevabını bulabilir. Onun dışında bloglarda duygusal alış veriş dönemi bitti gibi. Sosyal medya duygusal paylaşımları fazlasıyla sağlıyor.
    Kısacası çok güzel bir mağazanız var. Mağazayı açmışsınız ama vitrine geniş kitlelerin dikkatini çekecek ürünler koymuyorsunuz.
    Tabi her ürünü koyun demiyorum. Hassassınız belli.
    Ama vitrine mutlaka dikkat çekici ürünler koyun derim -ki akıl vermek haddime değil, sadece düşüncelerimi paylaştım-

  • Begonvil Sokağı

    20 Haziran 2017, 17:09

    Teşekkür ediyorum, ders çalışma konusunda hemfikirim. Okur iletişimi bu işin doğası gereği önemli, tarafları fikir anlamında zenginleştiren ve sinerjisi ile farklı fayda ve projelere de kapı açan bir yanı var. Anlık notlar tutmak gerçekten çok önemli, bazen o notlar yazının en can alıcı yerleri oluyor çünkü. Katkı veren görüşleriniz için sağ olun, ben de size başarılar diliyorum…

  • Begonvil Sokağı

    20 Haziran 2017, 17:11

    Teknik kısmı da belki öğrenince göründüğü gibi zor değildir, kod konusu artık okullarda bilişim derslerinde öğretiliyor. Bu alfabeyi de öğrenme lazım. Size de kolaylıklar dilerim..Sevgiler..

  • Begonvil Sokağı

    20 Haziran 2017, 17:20

    Fikirleriniz çok faydalı oldu benim için, dikkat çekici ürün derken kast ettiğiniz nedir?

  • Saliha Nur Turhan

    21 Haziran 2017, 00:51

    Bende blogger alemini çözene kadar çok ter döktüm , dışarıdan göründüğü kadar kolay değil 😀 bazıları alaya alıyor hatta bloggerları , işsiz güçsüz tayfanın yeri tarzı çok yorum görüyorum -.-

  • Begonvil Sokağı

    21 Haziran 2017, 00:56

    Homojen bir yapısı olması beklenemez tabi, çünkü günlük yaşamın sanal alemde yansıması gibi. Teknik konular halledilir, kimliği oturmuş bir blog öğrenerek sağlam yürüyebilir. İşşiz güçsüz tayfa kavramını hiç bilmem. İyi gidiyorsun, afferim sana..

  • Fikir Alemi

    21 Haziran 2017, 12:16

    Dikkat çekici ürün şöyle: İnsanlar google de genel olarak örneğin: ibrahim tatlıses diye ararlar. Ama bu kelimede googleden size ziyaretçi gelmesi çok zordur. Ama size İbrahim tatlısesin en iyi söylediği türkü başlığından ziyaretçi gelir. Sizin için dikkat çekici ürün böyle bir şeydir. Hangi kelimelerde üste çıkmak istediğinizi hedeflerseniz ona göre ürün/içerik yerleşimi yapabilirsiniz.
    http://www.alexa.com/siteinfo/begonvilsokagi.com#trafficstats
    alexa sanırım doğru kelimeleri tam vermiyor ama fikir sahibi olabilirsiniz.

  • Begonvil Sokağı

    21 Haziran 2017, 12:27

    Sağ olun, zaman ayırdınız benim çok faydalı tüyolar paylaştınız. Alexa dan yakın zamana kadar yoğun mail akışı olurdu, şimdilerde ses yok. Kafamın bir yerinde alexa da vardı, tüm konuştuklarımızla beraber gözden geçireceğim.
    Belki de bugünde saklı olan rahmet ve yakınlık kapısına ulaşanlardan olmanızı dilerim.Dua ile..

  • Daha Mutlu Yaşam

    21 Haziran 2017, 21:51

    Ben çok severek takip ediyorum sizi.1 yıldır blog dünyasındayım ve sizin de çok desteğinizi aldım.Yazdıklarımı okudunuz,yorumlar yaptınız.Çok teşekkür ediyorum her şey için 🙂

  • Begonvil Sokağı

    21 Haziran 2017, 22:05

    Kalp kalbe karşı, ben de çoğu okurunuz gibi hem tebessüm edip hem de hap gibi psikodestek öneriler ve pozitif bakışla hayata dair notlar okuyorum. Gönlünüzden geçen projelerde başarılar diliyorum, ben de desteğiniz için teşekkür ediyorum, sevgilerimle…

  • Yazar Yildirim

    22 Haziran 2017, 12:56

    blog yazarlığının "internet yazarlığı" kapsamında bir meslek olması gerektiğini ifade eden güzel bir fikir paylaşımı..daha ne olsun ki? 🙂 umarım bu yazarlık mesleği hayalden gerçeğe dönüşür ve blog dünyasında hak edenler yerini alır..kaleminize sağlık..

  • Begonvil Sokağı

    22 Haziran 2017, 13:21

    Bu işin de alaylısı ve okullusu olacaktır her zaman. Ancak teknolojik imkanlar ve sanal nicelikler tam bir ölçü veremez. Zamanla yerine oturabilir ve gerçek kimliğine ancak ulaşır. Yazmayı seven, araştırmacı ruhlu, iyisini yapayım da önemli olan o diyenler bayrak taşımaya devam eder. Katkı veren görüşleriniz için teşekkür ediyorum.

  • neslice tarifler

    23 Haziran 2017, 13:12

    Yeni keşfettim sizi. Açıkçası biraz da üzüldüm geç tanıdığım için. Ben de İzmir doğumluyum. Hem İzmir'in hem de İzmirlilerin yeri hep ayrıdır bende.
    Yazmayı sevenlerdenim ben de. İnsanı özgürleştirdiğine inanıyorum. İletişim mezunu birine tavsiyede bulunmak haddim değil, sadece yazılarınız sol ekrana çok dayalı, biraz daha ortalı olursa daha rahat okuruz.
    Sevgiler..

  • Begonvil Sokağı

    23 Haziran 2017, 14:00

    Ben de yazdıklarınızın aynısını hissettim. Hemşehrilik duygusu farklı oluyor, her yıl yazları gidiyorum İzmir'e, bütün çocukluğum beni ben yapan çok şey orada. Yazmak insanı daha da özgürleştiriyor, kendine büyüteç tutmuş oluyorsun. Rica ederim had ne demek, zaten ne kadar çömez olduğumu yazdım ama kararlıyım azıcık daha öğrenmeliyim. Yazının sayfaya ortalanması çok mantıklı, sayfayı düzenleyen arkadaşlara söyleyeceğim. Mutlu bayramlar diliyorum, çok memnun oldum. Sevgiler..

  • BirTatlıHuzur

    24 Haziran 2017, 14:28

    Güzel dostluklarım çoğalsın istediğimden burada olmayı istemiştim. Ayrıca hayatıma düşülmüş küçük notlarım olacaktı.Birkaç kişi takip etse bile sıcaklıklarını hissetmek çok güzel. Blog konusunda hiçbir şey bilmediğimi biliyorum sadece.

  • Begonvil Sokağı

    24 Haziran 2017, 14:42

    Tüm samimiyetimle söylüyorum, keşke daha çok zaman ayırabilseniz. Adı gibi huzur veren hem de farklı tecrübeleriyle sürekli okunası yazılarınız var. Ben çok daha sık görmeyi diliyorum, eğitimci olarak da daha çok paylaşım rica ediyorum. Blog konusu da yaşarken ve yazarken öğreniliyor, hepimiz aynı durumdayız..

  • Gizli Özne

    25 Haziran 2017, 22:58

    ''Yazmasam deli olacaktım…''
    Öncelikle başlangıç noktanız çok güzel. Blogunuzu uzun uzadıya inceleme fırsatım olmadığı için şimdilik öneri veremiyorum. Ama sosyallik konusunda google+ daki topluluklar yeterli diye düşünüyorum kendi adıma. Daha çok kitleye ulaşmak adına diğer mecralarda da hesap açmak lazım tabi haklısınız. Bunu ilerisi için düşüneceğim.
    Bir de benim düşüncem daha ilerde kitap çıkarmak. Böyle bir düşünceniz var mı?
    Sevgiler 🙂

  • Begonvil Sokağı

    25 Haziran 2017, 23:03

    Sık sık aklıma gelirdi Sait Faik'in -yazmasam deli olacaktım- sözü ve tam benlik derdim. Blogumla ilgili fikir alışverişi ve içimdekileri söyleme konulu bir yazıya da uygun bir giriş oldu. Yazmayı seviyorum ama araştırmak ve kurgulamak da keyif veriyor. Birikimim yeterli doygunluğa ulaşırsa kitap da yazmak istiyorum, senaryo da yazmak istiyorum. Sevgiler…

  • Gizli Özne

    26 Haziran 2017, 19:43

    Evet öyle olmuş, söze daha önce rastlamamış olmama şaşırdım 🙂
    Umarım gönlünüzce olur gelecek planlarınız, bir yerden başladık ve inanıyorum ki devamı gelecektir 🙂

  • Begonvil Sokağı

    26 Haziran 2017, 19:49

    Güzel dileklere katılıyorum ve aynısını size de diliyorum. Başlamak kendine söz vermek gibi, hayırlısı bakalım..

  • CAM GÜZELİ

    27 Haziran 2017, 18:49

    Merhaba ,sizinle bir çok ortak noktam olduğunu keşfettim.Hayatının bir dönemini İzmir'de geçirmek ,iletişimci olmak ,içinde çiçek geçen bir bloga sahip olmak bunlardan bazıları.Bazısını da siz keşfedersiniz belki 
    Güzel cıvıl cıvıl bir vitrini var ve içeriği de kaliteli.Çok hoş ferah bir yer.Emeğinize sağlık.Ama şu anda size öneri verecek pozisyonda hissetmiyorum kendimi,yolun çok başındayım çünkü.
    Benim blog serüvenime gelirsek ,Üniversitede bir hocamın muhakkak "hepinizin bir blogu olsun" tavsiyesi ile başladı, ama kendi kendime gitti uzun süre ,en yakınlarıma bile söylemedim .Kendimi "görücüye" çıkmaya hazır hissetmediğim için  .Aslında hala da öyle sayılabilir.Blogum yazdıklarımı sakladığım bir not defteriydi benim için.Ama bir yerden sonra insan paylaşmak istiyor elbette ,çekinerek de olsa.Tanıtım adına sadece topluluklar da paylaşım yapıyorum, bir de çevremdekilere okutuyorum yarı zorla.Artık bizimkiler” bi Dakka” diye parmağım havada, yanlarına yaklaşınca ,gözlerini tavana kaldırıp ıslık çalmaya başlayacaklar 🙂
    Blogumun teknik ve görsel konuda zayıf olduğunu biliyorum, ama ben yazma pratiğimi geliştirmeye odaklandığım için ,çok ta ilgilenmedim açıkçası .Bir de terimler falan, yabancı dil gibi geliyor, anlamadan bakıyorum.Üstelik yabancı dil zekam da çok zayıftır.Eğer bir gün, biraz zengin olursam, profesyonel teknik destek alabilirim belki:) Yani şimdilik sadece içerik üzerine çalışıyorum diyebilirim.
    Alem bayağı renkli, neşeli bir apartman gibiymiş.Komşuya kahveye gider gibi misafirlikler falan ,çok hoş.Ben kendimi mahalleye yeni taşınmış çocuk gibi hissediyorum şimdilik.Keşfedilecek çok şey var .
    Ayy ,ne kadar uzatmışım ya kusura bakmayın lütfen:)

  • Begonvil Sokağı

    27 Haziran 2017, 19:04

    Bu güzel yorum ve hasbihal için çok teşekkür ediyorum.. Haklısınız ortak noktalar var, bir kere burada olan herkes yazmayı, araştırmayı, paylaşmayı hayatı seviyordur başka türlü bir anlamı olmaz gibime geliyor. Blogla ilgili kendiniz bile blogger hazır temalarından çok hoş tasarımlar çıkarıp küçük dokunuşlarla özgün hale getirebilirsiniz. Blogların temel işleyişine yönelik blog tecrübem, bloghocam, GökhanTekin bloglar ilk anda aklıma gelenler, onları takip ederek bilginizi arttırmanız mümkün. Seviyorsanız daha çok yazın, zamanla günlükten çıkıp daha kapsamlı ve etkileşimi yüksek bir hale gelir. Blog alemi çok geniş bir dünya aslında burası dev bir dijital platform, bireysel ve aynı paslaşamalrdan çok herkes merak ve beklentisine göre bir bloga hatta farklı bloglara ulaşmalı, blog sahibi olmayan, online olan herkes okur durumunda çünkü. Çok memnun oldum, başarılar. Her zaman yardıma hazırım, kendim bilmesem de belki bileni biliyorumdur.. Sevgiler..

  • Rukiye Eğlence

    17 Temmuz 2017, 17:09

    Hocam yazın tabii ki de 🙂 ve bunun için kendinizi suçlamayın lütfen. Yazmaktan daha doğal, daha insani ne var bu dünyada.

    Bilakis herkesin yazma alışkanlığına sahip olmasını isterdim ben. Okumanın ve yazmanın olmadığı bir dünya çok ürkütücü olurdu her halde 🙂

  • Begonvil Sokağı

    17 Temmuz 2017, 17:20

    Yazmadan duramam hatta tembellik ettiğim günlerin acısını da çıkarmam lazım. Kendimi suçlama, keşke yok bende. Okumak ve yazmak daha sosyal daha empati kabiliyeti yüksek bir toplum için çok önemli. Gerçi görünürde sosyal medya ile bunlar artmış görünüyor ama asıl okumak ve yazmak popüler kültüre sığamayacak kadar geniş ve derin. Hepsini ayrı kulvarda götürmek lazım. Bu güzel yorum için çok teşekkür ediyorum..

  • Şule

    28 Nisan 2018, 16:54

    Merhaba,

    Yazmak ve okumak eylemleri, kişiyi kendisine en çok yaklaştıran iki eylem. Bu düşünce doğrultusunda ben de kitablogum.com adında bir blog açtım ve geliştirmeye çalışıyorum.

    Blog açmak ve onu geliştirmek oldukça zor bir süreç.

    Yapmaya çalıştığınız şeyi takdir ediyorum.

    Başarılar.

  • Begonvil Sokağı

    29 Nisan 2018, 12:12

    Teşekkür ediyorum. Dediğiniz çok doğru, okumak ve yazmak kendimizi keşif için elimizdeki en güçlü ve güvenilir imkan. Ben de size başarılar diliyorum. Blog açmak ve yazmak tadına doyamadığınız bir ağaç ev sahibi olmak gibi bir şey hayalle gerçek arası…
    Sevgiler selamlar..