FOTOĞRAF HER YERDE…

Fotoğraf her yerde, instagramda fotoğraf paylaşımında kullanılan hashtaglerden biri buna benzer daha neler var. Zamanı durdur, anı yakala, hayat andan ibarettir liste epey uzun. Hashtagler reklam sloganı, dizi ya da film adı olacak kadar akılda kalıcı ve motive edici. Hayatta senin hashtagın ne diye konuşmalar duyarsam şaşırmam, o kadar entegreyiz artık sosyal medya terminolojisi ile. Madem konumuz fotoğraf ben de diyorum ki #çekrahatla… 

Fotoğraf bazen yaratılan güzellikleri gözüme sokup şükür ettirip, Yaradanı tespih ettiriyor bana. Bazen kendimi görüyorum çektiğim karelerde, ruh halim yansıyor, oturup düşünüyorum. Bolca da keyif alıyorum, Canon, Nikon farketmez iki markaya sesleniyorum, ayar yaparak bizi uğraştırmayın lütfen, hem anı yakala diye motive edip hem de kafamızı makineden kaldıramaz hale getiriyorsunuz. Konuşunca anlayan, hemen uygun ayarları yapan makine tasarlayın. Kadraja karışmayın, o çok zevkli.

Fotoğraf-her yerde

                                                                         Altın saatler

Fotoğraf çekerken nelere dikkat etmeliyiz?

Yok, bu kıvamda bir yazı değil kafamdaki çömezden denenmiş tüyolar daha yerinde olur. Fotoğrafta zamanlama diye bir kavram vardır ama ben nasip işi diyerek teslim oluyorum. Sevdiğim fotoğraflar üzerinden fotoğraf merakı konusunu didiklemek istiyorum. Gün batımı saatleri günün en şiirsel, fotojenik zamanları hatta ustalığa iyi bir makineye bile ihtiyaç kalmaz önünüze dökülür. Ancak çok bilirim şöyle hazırlıklı bir şekilde konuşlandığım günlerde güneşin saklandığını, havanın bulutlandığını. Üstteki iki fotoğrafın birini yorgunluktan sahildeki banka oturduğumda diğerini ise yolda hemen sağda durup eskiden diyafram enstantene mi biliyorduk diyerek çektim. Zaten bu kaç olursa o kaç olmalı hesabı fotoğrafçılığın en sevmediğim tarafı. Batının en hızlı silah çeken kovboyu gibi makinesine hızla davranıp anı yakalayan ustalara imrenmemek elde değil. 

Kahvaltı-çay

Kahvaltının mutlulukla ilgisi tabi ki var:)

İyi bir fotoğrafçı olmanın altın kuralları

Benim asıl sevdiğim yazmak, fotoğraf işimi görecek nefsimi köreltecek kadar olsun yeter. Ama içine girdikçe, kadraja odaklandıkça normalde ben bunu hep gözden kaçırıyorum noktasına geliyorsunuz. Fotoğraf, farkındalık sağlayan ve tefekkür ettiren bir araç haline dönüşmesiyle daha keyifli hale geldi benim için. Yazılarımın tüm görsellerini kendim çekmek istiyorum, bundan ayrı bir keyif alıyorum. Zaman zaman yabancı kaynaklı sitelerden yararlanıyorum ama çok yazımda mini stüdyolar kurup kafamdan geçeni çekmeye çalışıyorum. Birçok blog yazarı gezi ya da araştırma olsun, kendi çektiği fotoğrafları kullanmak ister. Her yazısında ışığı, dekoruyla mini stüdyosunu kuran yerli/yabancı pek çok bloger var, bu işi büyük bir ustalıkla yapıyorlar, hepsini tebrik ediyorum.

İyi bir fotoğrafçı olmanın altın kuralları var elbette, henüz bronzdayım ama azimliyim. Kahvaltının mutlulukla ilgisi yazım için üstteki fotoğrafı çektim. Evet buna yakın bir görüntü hayal etmiştim ama ortadaki çayı netleyip, döner bambu servis tabağını çevirip simit ve reçeller savrulmadan (kaç sefer savruldu!) çekmem çok zaman aldı. Çay tabağı da kırmızı beyaz klasik tabaklardan olsa daha iyi olurdu. Fotoğrafı beğendim çünkü çekerken terledim. Evdekilerden gülenleri ve acıyanları ayrı ayrı kafama yazdım!

Dede-torun-hellokity

Dedeler candır.

Fotoğrafçı model seçmez!

Fotoğrafçılık eğitimi alsanız da doğuştan yetenekli olsanız kadraja düşen nasip işi diyorum. Buyrun Göztepe Parkı’nda yürüyüş sırasında karşıma çıkan bir kare, dede olmanın güzelliği, sıcaklığı. Çok amatör, fotoğraf yanlışları da çok belki ama içimiz ısınsın diye yapmıyor muyuz hobilerimizi, benim için ısındı işte. Ama yaşlı amca hızla dönüp rahmetli Erol Taş gibi baksaydı ne yapardım? Yok tam bir rahmetli Kadir Savun duruşu bu. Fotoğraftaki amca torunu, çocukları ile mutlu yaşasın. Yine de telif, risk almamak adına ben çiçek, böcek, deniz, güneş çekmeye devam.

uyuyan-kedi

Kedilerin Rapunzeli bu:)


Fotoğraf çekeceksiniz de kedi fotoğrafı çekmeyeceksiniz, olmaz! Sanal alemde kural bu, zaten duramazsınız kediler bu alemin en fotojenik modelleri. Fotoğraf çekme taktikleri kullanmanıza gerek yok, kapris yok, gelip dolanıp sevdiriyor da kendini. Burgazada’da karşıma çıkan bu kediye nasıl kayıtsız kalayım, daha güzelleri çok ama o benim kadrajıma düştü. Ben güzele güzel demem kadrajıma girmeyince! Rapunzel adını verdiğim kediyi gördüğümde fotoğraf çekmekten çok kuyruğunu çekmeyi istedim, kendimi zor tuttum. (Korkudan…)

Boğaz'da- çay-keyfi

Boğaz’da çay keyfi


İstanbul benim sevgili yarim, kedilerden sonra en kaprissiz model. Bu şehrin her yeri ve anı fotoğrafçılar için ganimet. Acemi iseniz iyi çekmek, ustalaşırsanız da farklı çekmek istiyorsunuz bu şehri. İstanbul temalı fotoğraf klasiklerini denemek bile hem keyif veriyor hem de modelin güzelliği tecrübe ve teknik eksikliğini kapattığı için insana bir özgüven geliyor. İstanbul, Fotoğraf hobisi olanlar için her zaman ideal mekan.

Fotoğraf tutkunları

                                                                                 İnstagramda bir kahve iki vosvos

Fotoğrafta teknik mi pratik mi?

Bu da üçüncü fotoğraf klasiği, vosvos! Ne şanslı marka eline BWM, Mercedes alıp çeken yok, zaten ayıp illa ki vosvos olacak. Dedim ki ben niye yapmayayım, ancak sol elini uzat, sağ elinle makineyi tut, çek zor! Ama kolayda keyif yok, emek olmadan tadı çıkmıyor. Bu tembel bir çok amatörün notlarıdır, bazı şeyleri büyütmem normal. Fotoğraf çekerken en az teknik kadar bu işe gönül vermek de önemli, biliyorum hatta fotoğraf sevdalıları çok çekti bile dedim. Benim de çektirdiğim biri var, evdeki hocam kızım. Fotoğraflarımı beğendiğinde sana çekmişim diyorum, gülüyoruz. (Çekmek fiilinin başka anlamda kullanımı kalmadığı için paragrafı bitiriyorum artık..)

uzun-pozlama

Uzun uzun düşünüp çektim:)


Başlarda sen kim uzun pozlama kim dedim, sonra da uzun uzun düşünme çek gitsin dedim, yaptım içimde kalmadı. Derseniz gecenin bir vakti, köprülerde çok uzun olmasa da pozlama yaptın dönüp bakıp, ne yapıyor diyen olmadı mı? Hayır, memleketimizde metrekareye düşen fotoğraf çeken insan sayısını bir düşünün. Fotoğraf olmamış, neden çünkü ben tezcanlı birisiyim:) Yoksa teknik bilmiyor, matematiği var bu işin ohoo diyenlere bir çift sözüm var. Bokeh nedir onu bile öğrendim, fotoğrafçılık kursunda hocamızla çektik bir kere, ama şimdi sorsanız unuttum o ayrı… 

Fotoğraf bazen yaratılan güzellikleri gözüme sokup şükür ettirip, Yaradanı tespih ettiriyor bana. Bazen kendimi görüyorum çektiğim karelerde, ruh halim yansıyor, oturup düşünüyorum. Bolca da keyif alıyorum, Canon, Nikon farketmez iki markaya sesleniyorum, ayar yaparak bizi uğraştırmayın lütfen, hem anı yakala diye motive edip hem de kafamızı makineden kaldıramaz hale getiriyorsunuz. Konuşunca anlayan, hemen uygun ayarları yapan makine tasarlayın. Kadraja karışmayın, o çok zevkli.

Blogların hemen hepsinde çok güzel fotoğraflar görüyorum, yazıyı okumaya davet eden fotoğraf oluyor öncelikle. Ezgissimo, hem yazılarını hem de iç ya da dış çekim tüm fotoğraflarını keyifle takip ettiğim bir blog. Ayrıca hem gezip hem çeken Çekergezer‘in sıcak gezi yazıları ile usta fotoğraflarını da görmenizi öneririm. 

Sizin de ilginç bir foto-anınız varsa dinlemek isterim. Fotoğraf severler objektifiniz geniş olsun.

22 yorum
  • Cevapla Mücahit Dogan

    6 Eylül 2017, 20:34

    Ne güzel fotoğraflar ve ne içten bir yazı 🙂 Çok güzel bir uyum olmuş ,elinize sağlık 🙂

  • Cevapla Begonvil Sokağı

    6 Eylül 2017, 20:44

    Teşekkür ederim, seviyorum fotoğraf çekmeyi, ilerletmek istiyorum. Kafamda epey keyifli anı biriktirmişim yazarken fark ettim.. Selamlar..

  • Cevapla ACEMIDEMIRCI

    6 Eylül 2017, 21:05

    Görseller harika.
    Fotoğraf vazgeçilmezlerimden 🙂

  • Cevapla Begonvil Sokağı

    6 Eylül 2017, 21:07

    Fotoğraf sevdanızı biliyorum, o yüzden yazımın sonunda fotoğraf severlere tavsiye etmek için ilk aklıma gelip yazdığım siz oldunuz. Selamlar..

  • Cevapla kadriye

    6 Eylül 2017, 21:08

    Fotoğrafların her zaman çok güzel bence:) yazılarında samimi. Devam et daha da geliştireceğine eminim:)

  • Cevapla Begonvil Sokağı

    6 Eylül 2017, 22:12

    Sevgili Kadriye ruh hızımızla beden hızımız yarışıyor gibi geliyor sık sık, yapmak istediklerimiz çok zaman akıyor, bir de bazen pil azalıyor. Allah gücümüze güç katsın diyorum. sevgiler..

  • Cevapla ÇekerGezeR

    7 Eylül 2017, 21:31

    Ne güzel bi yazı olmuş efenim. Sıcacık. Ellerinize sağlık. Hesaplama olaylarına kesinlikle katılıyorum. Bu mecrada inandığım güvendiğim sözlerden birisinin tercümesini yapmışsınız resmen. Photoshop yok. Doğru zamanda doğru yerde olmak var �� mutlu günler dilerim ��

  • Cevapla Begonvil Sokağı

    7 Eylül 2017, 22:02

    Teşekkür ederim… Kadrajdan önce insan beyninde bir kare canlandırıyor ya daha benimkiler 10 da 1 ancak oluyor, ama bu haliyle bile hem keyif hem katkı veriyor bana fotoğraf çekmek. Güzel yazı ve fotoğraflarınızı merakla takip ediyorum, istek yapabiliyorsak vişne toplama ve vişne suyu yapmanın hikayesini okumayı çok isterim. Mutlu günler dilerim..

  • Cevapla ezgi

    7 Eylül 2017, 22:44

    Ne tatlı yazmışsınız 🙂 Ben de canon kullanıyorum, ışık ayarlamak için hala çok amatörüm. Aynı fotoğrafı 3 kez çekiyorum ancak buluyorum doğru değerleri neyse ki dijital 🙂 Ama yavaş yavaş ışık ve ortama göre burası şu değerleri ister diye tahminlerim daha iyi tutmaya başlıyor.. Fotoğraf en güzel hobilerden bir tanesi, gördüğün şeyin güzelliğini farkediyorsun, ne kadar güzelmiş diye şükrediyorsun bakıp mutlu oluyorsun 🙂

  • Cevapla Begonvil Sokağı

    7 Eylül 2017, 22:53

    Aynı şeyleri hissetmek çok hoşuma gidiyor, 3 yine iyi bazen daha çok da deniyorum. Bu konuda tembellik ediyorum, pratikle çözülüyor bu konu. Fotoğraf simülatörleri var internette, ben geçen yıl kısa bir kursa gittim orada grubun sayfasına yüklediler ama başına oturamıyorum. Yaşayarak, homurdanarak hatalı hatalı yapıyorum. Fotoğraf bir dışa vurum bence, sanki herkes kendinden bir ışık katıyor. Özenip, çekmek istediğim fotoğrafladan biri de sizin bazen blog yazılarınıza eşlik eden fotoğraflar. Bazen bir el işi, kitap ya da mekanın bir köşesi ama soft, dingin çok huzur veriyor. Eline sağlık sevgili Ezgi. Çok sevgilerimle..

  • Cevapla BirTatlıHuzur

    8 Eylül 2017, 20:42

    Henüz taze emekliliğin şaşkınlığıyla ortalıkta dolanırken bir fotoğraf makinesi alsam bir de kurs bulsam diye düşündüğüm bir zamanda paylaştığınız bu yayın ne de güzel oldu. Pek çoğumuz gibi ben de seviyorum fotoğraf çekmeyi ama bunlar cep telefonu ile ancak anlık,hatıra niteliğinde olunca yeterli gelmiyor. Sizinkiler gerçekten çok anlamlı. Yeni fotoğraflarda ve yazılarda buluşalım inşallah.

  • Cevapla Derya

    8 Eylül 2017, 20:42

    Her zamanki gibi resimleriniz çok güzel…

  • Cevapla Begonvil Sokağı

    8 Eylül 2017, 21:06

    Çok keyif alacağınıza eminim, çok ilerletmek gerekmez bir bakıyorsunuz başka bir yanınızı keşfediyorsunuz. Telefonla başlangıç mantıklı, neyi görmek be fotoğraflamak istiyorsunuz onun pratiği olur. Başarılar, kendinize bile sürpriz olabilir kadrajdan bakan gözünüz.Sevgilerimle..

  • Cevapla Begonvil Sokağı

    8 Eylül 2017, 21:18

    Teşekkür ederim, sizin de özellikle yürüyüş yollarınız tam fotoğraflık. Kışın ayrı, bahar da ayrı güzel..

  • Cevapla ezgi

    8 Eylül 2017, 22:03

    hata yaparak öğrenmeyi seviyorum, aklıma kazınıyor 🙂 Işık katma konusunda haklısın. Hep şöyle düşünüyorum. Sanki fotoğrafıma bakan insanlara gözlerimi ödünç veriyormuşum gibi geliyor, benim baktığım gibi görüyorlar bir kaç saniye de olsa.. Çok teşekkür ederim güzel yorumlarınız için.. Zevkle yazılarınızı okuyorum, fotoğraflarınıza bakıyorum.. Sevgiler 🙂

  • Cevapla Begonvil Sokağı

    8 Eylül 2017, 22:12

    Sanırım bu ayarlama işi de araba kullanırken debriyaj-fren refleksi gibi zamanla otomatik oluyor. Ben fotoğraf sergilerini de seviyorum, sanki fotoğraflar değerini buluyor, instagram iyi fotoğrafçıları bile hızlı tüketiyor. Ne yaparsak yapalım enerjimiz oraya yansıyor. Ben de teşekkür ederim , arkadaşlığın, yazılar, fotoğraflar. Tanıdığıma çok memnunum. Sevgiler:)

  • Cevapla meczup yazar

    11 Eylül 2017, 21:00

    Yazılarınızın güzelliği yanında fotoğraflarınızda o kadar güzel ki anlatamam gerçekten elinize emeğinize sağlık 🙂

    Ben fotoğraf çekmek hakkında 10 tane de kitap okusam yinede olmuyor yine beğenmiyorum kendi çektiklerimi 🙂

    Tekrar yüreğinize sağlık. Saygılarımla.

  • Cevapla Begonvil Sokağı

    11 Eylül 2017, 21:07

    Ben de çok acemiyim, daha öğrenmem gereken çok şey var, güzel görüşleriniz için çok teşekkür ederim. Motivasyon adına aldım kabul ettim, fotoğraf işi de düzenli ilgilenir ve kurcalarsam olur inşaallah. Bu konuda merak varsa bol bol fotoğraf çekmek ve makineyi tanımak için onu kurcalamaktan geçiyor bana göre.
    İyi dileklerimle, selamlar..

  • Cevapla müfred

    12 Eylül 2017, 18:47

    Ben de genelde detay fotoğraflarını seviyorum. Çok uzaklara gitmeden öyle yanıbaşındaki.

  • Cevapla Begonvil Sokağı

    12 Eylül 2017, 21:15

    Makro denilen tam tefekkürlük fotoğraflar. Çekmesi de bakması da ruha şifa. Alıştıklarımızı, gözden kaçırdıklarımızı yakalatan detaylar…

  • Cevapla Saliha Nur Turhan

    15 Eylül 2017, 10:12

    Sloganımız bundan sonra çek rahatla 😀

  • Cevapla Begonvil Sokağı

    15 Eylül 2017, 10:13

    Evet! Bu da bizim hashtagimiz, çek rahatla..

Write a comment