Adalet ve vicdan bitti mi artık? Bunları garnitür niyetine kullanmaya başlayan dünya ahalisi neye güveniyor acaba? Benim ki de soru! Vicdan sükut etmişse, ne mantık ne duygu aramayacaksın bu terazisi bozuk dünyada…
Bana dokunmayan yılan bin yaşasın diyen kim varsa, o yılandan eninde sonunda zarar görmüştür. Hem düşmanı hem oyununu bilip de eli kolu bağlı olmak ne kadar zor. Savaşın bile kuralları olan zamanlardan gözü dönmüş, hırsından çatlamış, kural koyucunun gizemiyle büyülenen dünya düzenine geçiş… Uygarlık, medeniyet diye yırtınanlar, kıyıya vurmuş bir balina , mahsur kalmış bir köpeğin canı için çırpınan sözde hümanistler nerede acaba?
Yüzyıllardır ötelenen ve sömürülen bu geniş coğrafyada insan izi bırakmak istemeyenler var belli ki. Bu kadar katliam bu kadar zulüm başka neye hizmet eder? Kalbinde imanı olmayan, aklında dünya hakimiyeti dışında dert taşımayanlar kadar kültürü, dili, dini bir mazlumların sesine kulak tıkayanlar da sorumlu. Başlarda umursamazlık, sonraları sıra bana gelmesin korkusu ile şeref yoksunu bir korku ile sinenlerin vebali ayrı. Herkes her şeyi görüyor ve biliyorken olan bitenden hiç haberi olmayan çocukların, bebeklerin suçu ne? Hangi aşağılama sıfatı bunları tanımlar bilemem, ama şu var sessiz kalan da en az onlar kadardır.
“Sakın, Allah’ı zalimlerin yaptıklarından habersiz sanma! Sadece Allah, onları korkudan gözlerinin dışarı fırlayacağı bir güne erteliyor.“*
İnandığımız ve dayandığımız hakikatler olmasa, öyle birikmiş ızdıraplar var ki içimizde öldürmek ve katletmek bile hafifletmez bunları. Ama hem inanıyoruz hem de sabırla bekliyoruz. Biliyoruz ki şehit oldular, bizim içimizi kavuran o görüntülere yansıyan acıları hissetmediler hatta kendilerini öldü bile bilmediler. İdlib şehrini bilmezdik, yaşayanları, yaşananları bilmediğimiz gibi, ama şimdi ömür boyu hiç unutmayacağımız bir kelime oldu hafızamızda. İdlib nasıl unutulsun? Kimyasal silahlardan kireç gibi olmuş yüzler, titreyen, çırpınan, insana hemen ölsün de bu acıyı çekmesin bari dedirten çocuk fotoğrafları nasıl unutulsun? Zaten can çekişen bir hastaya işkence yapmak ne ise işte onu yapmışlar çoğu çocuk bu mazlumlara, nasıl unutursun?
Sağcı ya da solcu olmanın sarhoşluğu ile adil olmayı, insan olmayı unutmak nasıl bir haldir? 1990’lardan beri Irak ile başlayan bir yangın var, hızla yayılıyor. Bizi de için için yakmaya, genzimizi kavurup, harap etmeye niyetli bir yangın. Kafir, münafık hepsi bir arada. İran nasıl etkilenmiyor bu yangından, Suriye’de yıllardır süren katliama dünya top yekün nasıl seyirci kalıyor? Rahatları yerinde, özgürlükleri kağıt üzerinde Ortadoğu beş vakit okunan ezandan bile galeyana gelemiyor mu? Yazık!…
“Çünkü Allah adildir. Kimsenin ahını kimseye bırakmaz.”*
Bize çok iş düşüyor… Köklü ve güçlü bir geçmişimiz var, mücadeleyi, yeri geldiğinde dev bir yumruk olmayı biliyoruz. Zaten kızgın bir ateş çemberinin içinde tüm bunlar koruyor bizi bunca yıldır. Yine tüm bunlar korkutuyor ve fırsat vermiyor zalime ve işi şer olan kötüler ordusuna karşı. Kendimiz kadar ihtiyacı olan kim varsa onlara da ulaşmak bizim boynumuzun borcu. Önce dua ile sonra duruşumuz ve birlik içindeki halimizle. Küçük bir deliği büyük bir gediğe çevirmenin peşinde etrafımızdaki iblis uşakları. Hem şer hem cehilsiniz topunuz… Şu çocuklara, bebeklere, kadınlara bu gaddarlıkları yapmasaydınız belki bu kadar uyanık olamazdık. Mayanız da kötü nesliniz de. Ne evvele ne ahire fayda yok sizden.
Hem derin bir sızı ve acı hem de en büyük inanç ve teslimiyet var içimizde. Allah bu dünyayı şaşmaz bir düzen ve uyum içinde yaratmış ama kulluğunu şaşıran, dünyanın düzenini de bozmuş. İşte terazisi bozuk dünya kendini şaşıranların eseri, onların mizanı da bu bozuk terazi hesabıyla görülecek mahşerde…
*İbrahim suresi/42
*Ali*İmran suresi 4
6 Nisan 2017, 09:22
İki yüzlüler , gerçek acıları olanları görmezden geliyorlar 🙁 bilemiyorum ben ileride bu olanları nasıl benden sonraki nesillere anlatacağım , siz ne yaptınız dediklerinde ne diyeceğim bilemiyorum 🙁
Yaşasın zalimler için cehennem !
6 Nisan 2017, 09:36
Belki tarih boyu yaşandı bunlar, biz şahit olduğumuz anın etkisindeyiz şu an. Söyleyecek kelime yok tabi, duyarlı olup, dua ederek, elimizden ne geliyorsa yapmak gayreti ile olmak gerek.
6 Nisan 2017, 12:01
Güçlü arap ülkeleri de aynı sessizlik içindeler. Suriye daha çok yakın bir geçmişte gezilecek ülke olarak görülüyordu. Birden nasıl bu kadar karmaşa yaşandı ve bu hale geldi insan şaşıp kalıyor. Biz de sadece izliyoruz.
6 Nisan 2017, 12:05
İslamiyet toplumsal dayanışma ve yardımlaşmayı da yaşamak demek ama Arap ülkeleri gaflet içinde. Ben yardım ve duyarlılık noktasında bizlerin daha gayretli olduğunu düşünüyorum. Yakın zamana kadar Şam'a gezmeye gitmiş pek çok yakınım vardı, artık bir ülke, kültür yok oldu. Bu yok etme süreci sınırlı değil üstelik Allah fırsat vermesin..
6 Nisan 2017, 15:49
Dünyanın terazisi bozulalı çok oldu. Yaşam hakkı, düşünce hakkı, özgürlük hakkı, eğitim hakkı ne ararsanız toz bulutu oldu. Medeniyet timsali! yerlerin halini görüyoruz. İnsanlık dramına çanak tutmaktan başka hiçbir şeye karışmıyorlar. Ne zaman siyaset biter o zaman insanlık rahat eder bence. Dinimizi, hoşgörümüzü, insanlığımızı ve varlığımızı siyasete alet ettikleri için dünya bu halde. Umarım daha fazla geç olmadan aklı selim hakim olur. Huzur bereket getirir, barış en büyük zenginlik unutulmamalıdır.
6 Nisan 2017, 15:55
Çocuklar söz konusu olunca haksızlık, zulüm ne varsa bu bozuk düzenin işi insan isyan etmenin ötesine geçiyor. Siyaset böyle bir şeyse olmaz olsun, çok seslilik ve kendini ifade etme ise yolu yordamına göre yapılsın. Dünyada yaşanan haksızlıklar siyaset üstü olaylar, insanlık değerine neyi kıyas edebilirsiniz ki? Aklı selim ve vicdanın hakim olmasını ben de gönülden diliyorum. Huzur, bereket, barış bu kadar zor mu? Katkı verdiğiniz için teşekkür ediyorum.
8 Nisan 2017, 12:20
Medeni sayilan ülkeler kadar Arap ülkelerinin duyarsizligi yaraliyor insani.
8 Nisan 2017, 12:35
En çok onların duyarsızlığı yaralayıcı, birleşip maddi manevi güç olmak yerine sessiz kalıp bana ilişmeyin demekten Allah da razı olmaz kul da mağdur olur..
9 Nisan 2017, 12:25
Kör gözler görmez,taşlaşmış kalpler hissetmez.Ancak Bu dünyanın bir de ötesi vardır. Allah adildir. Kimsenin ahını kimsede bırakmaz. Yalnız huzur içinde yaşamak herkesin öncelikle de çocukların hakkı.
9 Nisan 2017, 12:28
Dünya kendi sonuna yaklaştıkça sanki süreci hızlandırmak istercesine zulüm ve adaletsizliğin en fazlasını yapıyor. Çekirdeğinde cehennem taşıdığını unutarak.. Allah mazlumları koruyup, zalimleri de kendi içinde kahretsin..
9 Nisan 2017, 23:02
Çok etkileyici bir yazı. Ve çarpıcı bir fotoğraf.
Bazen düşünürüm; Adeta bazı insanların içine kötülük tohumları ekilmiş. Kötülük yaptıkça mutlu oluyorlar. Sadistçe davranışlarla çevrelerine de zarar veriyorlar.
Adalet bir gün yerini bulur mu?
Sevgiler…
9 Nisan 2017, 23:20
Kötülerin içinde sürekli yenilenen, filizlenen kötülük tohumları, öte yandan aynı şekilde iyiliği koruyup büyütmeye çalışan iyi yürekler ve bunların mücadelesi. Adalet en hakiki ve kesin bir şekilde ilahi mahkemede, ahirette görülecek sanırım ama bu dünyada da kimsenin ettiği yanına kalmıyor, er ya da geç ilahi adalet burada da gerçekleşiyor. Arasındaki süreç, mazlumların çaresizliği ve sabretmenin zorluğu var. Allah yardımcımız olsun onlara da, bizlere de. Sevgilerimle..